Selam, ben Ankara’dan Salih, ama içimdeki kadının adı Sevda. Şu an 18 yaşında, 1.70 boyunda, 67 kilodayım. Beyaz tenli, ince sesli, kılsız, yani köseyim. Limon büyüklüğünde memelerim ve geniş götümle tam bir genç kız gibiyim. Ergenliğimden beri içimdeki kadınlık duygularıma hep yenik düştüm. Ankara’da okuduğum için köydeki ailemden uzakta ve yalnız yaşıyorum. Bu da bana çok avantaj sağlıyordu. Yani dışarıda Salih, evde Sevda oluyordum.
Bundan iki ay önce oturduğum mahalleden Hasan amcayla tanıştıktan sonra herşey değişti. O da yalnız yaşıyordu. Sık sık birlikte takılmaya başlamıştık ve sonunda dayanamayıp kendimi ona siktirmiştim. Zamanla karı koca gibi olmuştuk, her fırsatta beni sikiyordu. Zaten adımı da Sevda olarak Hasan amca koymuştu ve bana Sevda denmesi çok hoşuma gidiyordu.
Bir gün belediye otobüsüyle eve dönüyordum. Önümdeki sıralarda oturan dört kişilik bir grup vardı. Aralarında sohbet ediyorladı. İster istemez kulak misafiri oldum. Sohbet esanasında ilginç bir mevzu açtılar. Biri bir parktan bahsedip, “Ben dün orada sarışın bir oğlan siktim!” , öbürü, “Benim geçen hafta siktiğim ibne esmerdi, iki sefer üst üste siktim!” gibi konuşurlarken benim içim bir tuhaf olmuştu. Kendimi o dedikleri parkta sikiliyormuşum gibi hissetmiştim.
Bir arkadaşları da, “Neredeymiş bu park, herkes siktirmek için sizi mi bekliyor?” dedi. İlk konuyu açan ise parkın ismini söyleyip, “Orası öyle, hava karardıktan sonra sikenler ve siktirenler hep orada, kimse kimseye karışmaz rahatça herkes sikişir, bazen de seyredenler oluyor, işaret ederlerse gidip katılır, yoksa siken hemen oradan ayrılır, öbürü sikmek ister!” dedi. Ben bunları duyunca o parka gitmeyi kafama koymuştum.
Ertesi gün hava kararınca hazırlandım. Askılı buluz, sütyen, tanga ve mini eteğimi giydim. Saçımı da topuz yaptım. Kapşonlu bol eşofmanlarımı giydim, içimde ne var belli olmasın diye. İki de bira aldım ve oraya vardım. Önce etrafı dolaştım, oraları tanımaya çalıştım. Tren yolunun arka tarafına geçtim. Evet orasıydı, ağaçların arasında karton bile serilmişti. Yine tren yolunun park tarafına geçtim, duvarın üstüne oturdum, biramı yudumluyordum.
Bu arada hava iyice kararmıştı. Parkta lamba yoktu, yoldan vuran ışıkla loş bir aydınlık olmuştu. Saat 22:00 olunca ortalık biraz kalabalıklaşmaya başladı. Ben sürekli ortamı izliyordum, kimisi götünü, kimisi sikini okşayıp dolaşıyordu. Bir baktım iki kişi birşeyler konuştular, sonra da arka ağaçlığa gittiler. 10 dakika sonra geri geldiler, biri bir tarafa, diğeri öbür tarafa gidince anladım ki sikiştiler. Bense yanıp tutuşuyordum, ama çekiniyordum.
Eşofmanımın fermuarını memelerime kadar indirdim, artık memelerim ve sütyenim hafiften görünüyordu. Saat 24:30 olmuştu ve ortalık tekrar sakinleşmişti. İleride iki kişi gördüm, birşeyler konuştular, sonra da birisi bana doğru yürümeye başladı. Yanıma gelip, “Merhaba, ateşiniz var mı?” dedi. Çakmağı çıkardım, memelerimi görsün diye yakından yakacaktım sigarasını. Memelerimi görmüştü ve elimi okşar gibi sigarasını yaktı. Sonra yanıma oturdu, bana da sigara ikram etti.
Sigaralarımızı içerken bana nuraya sürekli gelip gelmediğimi sordu. Ben de bugün ilk defa geldiğimi söyledim. Adam, “Memelerin harika görünüyor!” dedi ve elini attı, okşamaya başladı. Ben de onun kalkmış yarağına elimi uzattım, pantolon üstünden sıkıyordum. Belimden sarılarak memelerimi yalamaya başladı. Bu arada adımı sordu. “Sevda!” dedim. “Ooo adın da senin kadar güzelmiş. Sevdacığım gel arkaya geçelim, rahat ederiz!” dedi.
Kalktık oraya gittik. Kartonun olduğu yere kapşonumu indirip eşofmanımı da sıyırıp çıkarttım, saçlarımı da saldım. Adam şok olmuştu, “Sevda sen neymişsin be, fıstık gibi kızsın!” deyip dudaklarımdan başladı öpmeye. Ben de karşılık veriyordum. Hiç tanımadığım bir erkek tarafından beğenilip arzulanmak beni iyice kudurtmuştu. Adam götümün yanaklarını mıncıklıyor, beni kendine iyice çekiyordu. Boynumu, memelerimi yalamaya başladı. Ben de kemerini çözüp yarağını elime alıp okşamaya başladım. Ateş gibi yanıyordu yarağı.
Omuzlarımdan tutarak aşağı çekiyordu, bir erkeğin en sevdiği şey de buydu, eğilip ağzıma aldım. Öyle bir yalıyordum ki, kendinden geçmişti, saçlarımdan tutup iyice bastırıyordu yarağına. Sonra sırt üstü uzandı kartonun üzerine, ben hemen üzerine oturdum, yarağını ve götümü tükürükle kayganlaştırdım, elimle tam deliğime hizalayıp yavaş yavaş oturmaya başladım. Yarağı ateş gibi yanıyordu, sanki götüme meşale giriyordu. Yarısına kadar girmişti, “Ooohhh!” diyerek birden oturdum, tamamı içimdeydi. O da derin bir, “Ooohhh!” çekerek, “Karıcığım harikasın!” dedi.
Yarağının kılları götümün kenarlarına battıkça zevkten kuduruyor ve götümü kıvırıyordum. Bir süre öyle siktikten sonra içimden çıkartmadan beni çevirip altına aldı, yarağının hepsi içimdeydi. Bacaklarımı kaldırarak üzerime abandı. Dudaklarımı, boynumu öpüyor, memelerimi mıncıklıyordu. Öyle bir sikiyordu ki, şak şak şak diye sesler geliyordu. Bense zevkten kudurmuştum ve sırtını tırnaklıyordum. “Ooohhh kocacığım, sik beni, götümü döllerinle doldur!” deyince daha da hızlandı. “Sen benim orospumsun, seni arkadaşıma da siktireceğim!” diyerek pompalıyordu. Ben de, “Evet kocacığım, kime istiyorsan siktirebilirsin!” dediğim anda titremeye başladı, üzerime yığılarak hırıltılı seslerle içimi doldurdu…
Dölleri götümün kenarından sızıyordu. Yarağını çıkarttı. Yanımda getirmiş olduğum kağıt mendillerle yarağını ve götümü iyice temizledim. Bana, “Ne olur giyinme, arkadaşım da gelsin!” dedi. “Tamam!” dedim. Arkadaşını aradı, yeri tarif etti. İki dakika sonra arkadaşı geldi. Ona, “Sevda sana emanet, istediğin gibi sik, çekinme!” dedi ve gitti. Zaten ben doymamıştım, daha da sikilmek istiyordum. O ortama biraz alışmıştım, hiç tanımadığım erkekler tarafından arzulanmak, sikilmek ayrı bir zevk veriyordu.
Arkadaşı da güzel sikiyordu. Yarım saat kadar da o sikip gitti. Bu arada saat 03:30 olmuştu, bu saatten sonra da gelen giden olmaz deyip giyinmeden oturduğum yerde bir sigara yaktım. Orası karanlık olduğu için de geleni görme şansım vardı, onun için de rahattım. Sigaramı yarı ettim ki, arka taraftan bir çıtırtı duydum. Çaktırmadan baktım, loş bir karanlıktı, az da olsa görebiliyordum. Adamın biri sikini okşuyor, 31 çekiyordu. Belli ki cesaret edip yaklaşamıyordu. Benim de amacım zaten kendimi dışarıda tehşir etmekti, oralarda hafiften kıvırta kıvırta dolaşmaya başladım, amacım adamı iyice azdırmaktı.
Arada bir ona doğru yaklaşıp arkamı dönerek ayakabıma doğru eğilip domalıyordum. Adam iyice kudurdu, eli hızlandıkça hızlanıyordu, elinin sikinin dibine değdiğini duyuyordum. Artık olacak gibi değildi, ben atak yapmalıydım. Ona doğru yaklaştım ve “A aa, kim var orada?” dedim. Adam durakladı. Ben, “Kimsin? Ne yapıyorsun orada?” diye seslendim. Adam oradan çıktı, “Hanım efendi çok özür dilerim, iki kişi geldi gitti, ne kadar aldığını bilemiyorum, param da yok, çok hoşuma gittin, ne yapayım 31 çekiyordum!” dedi.
Bir anda kendimi orospu gibi hissettim, amacım da buydu, kendimi tanımadığım erkeklere orospu gibi siktirmekti. Adama, “Gel hadi birer sigara içelim!” dedim, kartonun üzerine oturduk. Adımı sordu. “Sevda!” dedim ve kadın olmadığımı da ekledim. O da, “Sevda hanım, sen çok iyi birisin, kızmazsan sana birşey söyleyeceğim?” dedi. Ben de, söyle canım, neden kızayım?” dedim. Adam, “Ya orospuları ve travestileri çok kavgacı bilirdim, sen çok uysalsın!” dedi. Ben de, “Bak hayatım, karşındaki kim olursa olsun insandır, onları öyle kabul edip iyi yaklaşırsan sevgiyle karşılaşırsın!” dedim.
Adam elini bacağıma koyup, “Sevda hanım ne güzel bacakların var, kaymak gibi, pürüzsüz!” diyerek okşamaya başladı. Dudaklarımı ona doğru uzattım. Artık cesaretlenmişti ve dudaklarıma yapıştı. Öyle bir emiyordu ki kendimden geçiyordum, kendimi ona bırakmıştım. Kartona uzandık. Boynumu memelerimi öpüyordu, ben e kalkmış yarağını avuçlayıp sıkmaya başladım. Elleri ve dili vücudumun her yerinde dolaşıyor beni kudurtuyordu.
Sonra onu soyup ben de yarağını ağzıma aldım, deli gibi yalıyordum. Adam, “Ohhh orospu, sabahtan beri beni delirttin, şimdi elimdesin, götünü parçalayacağım!” diyordu. Ben de, “Ohhh kocacığımmm, seninim, istediğin kadar sik, parçala götümü, senin karın, orospun olacağım!” diyerek kıvranıyordum.
Beni kartonun üstünde dört ayak domaltıp arkama geçti. Omuzlarımdan öpmeye başlayıp diliyle sırtımdan aşağı belime inerek götümün yanaklarını hem yoğuruyor hem de tokatlıyordu. “Ohhh kocacığımmm, senin orospunum, beni döverek sik!” diyordum. Bu arada yarağını götümün yanakları arasında gezdiriyordu. Yarağının başı götümün deliğine değdikçe ben zevkten çıldırıyordum.
Beni domaltmış halde sikecek diye beklerken pozisyon değiştirdik. Beni sırt üstü yatırmıştı. Bu sefer boynumu memelerimi göbeğime kadar yalıyordu. Ben de boş durmuyor omuzlarını öpüyor, kulağına, “Erkeğim, kocacığım!” diyerek sırtını tırnaklıyordum. Derken bacaklarımı ayırdı, bacaklarımı biraz kaldırarak yarağını deliğime hizaladı. Ben, “Hadi aşkım, karın olmak istiyorum!” dedim. Yarağının başını tükürükledi ve girmeye başladı. Ben, “Ohhh kocacığımmm, seninim, istediğin gibi sik beni!” diyor altında zevkten kıvranıyordum.
Köküne kadar bastırdı ve “Şimdi karım oldun!” dedi. Ben de, “Ayy aşkım harikasın! Sik beni!” diyordum. Git gide hızlandı. Kökledikçe şap şap sesler çıkıyordu. O da üzerime eğilmiş zevkten ne yaptığını bilemez halde boynumu öyle emiyordu ki morardığını hissediyordum…
Bir süre siktikten sonra bir anda titremeye başladı. Yarağı içimde zonk zonk ediyordu. Fışkırdığını hissediyordum, içimi dölleriyle dolduruyordu. Erkeğime verdiğim zevkten dolayı aldığım hazla elimi değmeden ben de boşaldım. Böylelikle o gece parkta üçüncü yarağı da yemiş oldum.
O günden sonra sık sık oraya gitmeye başladım. Geç saatlerde, yani gece üçten dörtten sonra sexy kıyafetlerimle oralarda dolaşmaya başladım. O saatlerde orayı bilen sarhoşlar da geliyordu. Birkaç sefer de öyle denk getirdim ve bir grup sarhoşa kendimi siktirdim 🙂